1 Temmuz 2015 Çarşamba

İki Cami Arasında Aşk / Mürvet Sarıyıldız


" Bazen sınırları aşk belirler. "

            Kitap anlaşılacağı üzere Mihrimah ile Sinan arasındaki aşkı anlatıyor. Toplam 255 Sayfa olan kitap sol taraflarda yazı olmayıp da ayın batmasını resmetmesinden dolayı yarıya iniyor. Bir bakıma sayfaları hızlıca geçerken resimlerin ilerleyişi güzel olmasına rağmen israf olmasını da göz ardı etmedi . Kitabın ismi ise Edirnekapı ile Üsküdar'da olan camileri Mihrimah'ın doğumgünü olan 21 Martta ( gece ve gündüzün eşit olduğu gün ) iki caminin de göründüğü bir yerde durduğunuzda Edirnekapıdaki camide güneş batarken Üsküdardaki camide ise ay doğmasındandır. Kanuni sultan ve Hürrem'in kızı Mihrimah'ın isminin anlamı ise Mihr ve Mah Farsçada Ay ve Güneş anlamına gelmektedir.
          Olayların tarihten yani yaşanmış olaylardan alınmış olması çok ilgimi çekti.  Çünkü benim tarih bilgim çok az. Ezberleyerek hep geçtim tarih derslerini :) Aslında öğrenmek istediğim için aldım bu kitabı. Ben hiç birşey bilmediğim için (Muhteşem Yüzyılı da izlemedim.) bana bilgi konusunda çok şey kattı diyebilirim.  Ancak o duygu hissetme konusunda aynı şeyi söyleyemicem. Bir şey oluyor ama üstü kapalı geçiyor hemen bu bana o duyguyu dopdolu yaşatmadı doğrusu.  Bir tek Sinan'ın olduğu kısımlar Sinan'ın duygularını çok baskın yaşaması yani kitabın yarısında acı çekmesi hissediliyor. Çünkü çok fazla bahsediliyor ve hissetmek elde değil . Mihrimah'a olan aşkını okurken " vay bee nasıl bir aşk olabilir böyle ! " diyor insan.Diğer yandan '' evli bir adam aradaki yaş farkına rağmen nasıl başkasına aşık olur ? '' düşüncesi beyninizi kemirebilir. Ama oluyormuş demek ve onun tarafından duyguların anlatılması da bu durumu normalleştiriyor nedense. Genel hatlarıyla ben beğendim tavsiye ederim okumanızı. Hele benim gibi tarih konusunda bilginiz yok denecek kadar azsa. Ya da bilginiz varsa da size çerez gibi gelebilir. Beğendiğim bir kaç sözü de sizle paylaşmak isterim :

       " Gözden uzak olduktan sonra cana, nerede olduğun fark eder mi ? Ha bir adımlık uzaktaki saray, ha dünyanın diğer ucu. Gözlerim ki seni gördüğünden parlak, fikrim sen olduğun için coşar. Aşk, sen olduğun için aşk. Selinde boğulsa da bu can, kurtaracak olan yine sensin."

       "Fuzuli bunu yazmış olabilir ama her insan çölünü ve aşkını kendi içinde taşır. Öyle söze kağıda dökmeye gerek yoktur. Şairler, sözcüklere döker içinin acısını, ben gibi garipler elindeki tespihe, ama senin gibi büyük ustalar ise taşı yontar. "
                                                

                                                                       "n"

2 yorum:

  1. merhaba cnm evet bende okudum ilk başlar bana çok güzel geldi ama sonrada zırladı resmen felsefeye falan girdi konu :=) bende bloğuma beklerim sevgiler!1

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okumana sevindim ,bloguna bakıyorum hemen :)

      Sil